Lilypie Kids Birthday tickers

22 Şubat 2009 Pazar

ARKADAŞIM SPIDER MAN

Fotolarımız yine müdavimi olduğumuz Cevahir Alışveriş merkezine ait.
Hiç dışarı çıkmamayı planladığımız, yine de dayanamayıp bir hava alalım dediğimizde kendimizi bulduğumuz ilk yer Cevahir oluyor.

Yavru Kuşun doğum günü kutlamaları için hepinize çok teşekkür ediyoruz.

Yavru Kuşum neler yapıyor nasıl derseniz; akıl almaz bir hızla ve tatlılıkla büyüyor. Son günlerimizin gözde oyuncağı arabalar ve oyunları da arabalar üzerine kurulu.

Iın ıııııııııığğğn diyen tatlı dilleri yememek çok zor oluyor, zor tutuyorum kendimi.


Bazen kendimi oğlumla beraber bir arabada Yavru kuş şoför mahallinde bende yanında ana kraliçe otururken hayallerin içinde bile buluyorum. İnşallah o günleri görmek te nasibolur.
......
Arkadaşımız spider man i incelemek, dokunmak güzeldi de, araba hareketlenince azıcık korktu Yavru Kuşum.
Arabalar ne kadar önemli imiş oğlan çocukları için meğer ben bunu şimdi anlyorum Burakla beraber.
.........Konuşmaları da çok hızlandı, hemen hemen herşeyi her kelimeyi söylüyor. Cümle kurma pek hızlı olmasa da kendini, derdini, sıkıntısını, sevincini anlatabiliyor.
Yanlız arada çok ıııı ıııı ıııı gibi sesler çıkarıyor. Sanırım bu konuşmak için yeterli kelimeleri bilemediğinden ve heyecanından kaynaklanıyor.
Ve çok fazla mişli geçmiş zamana yönelik konuşmalar yapıyor.
Tabi en başında "kığğğmış" "kığğılmış" var.
_Annemmmm kığğğğmış.
_ Ne kırılmış annem?
_ Düşmüş.
_ Ne düşmüş annem?
_ Düşmüş kığğğğılmış.
Geçen akşam koşuştururken odanın içinde yere düştü.
Yüz ifadesi acındırık acındırık:
_ Annnemmm düşmüşşş kığğğğılmış.
_ Nooolmuş annem?
_ Elim kığğğılmışşşş.
Allah gören de gerçekten eli kırılmış sanır. Hani düştüm acıdı of oldu filan diye birşey yok,"elim kığıılmış"



Bu arada okulumuz tam gün oldu.
İçim darlandı, sıkıldım, kırıldım, gitmek istedim,hevesim kırıldı........ derken ATLATTIM.
Bakıcının çocuğunun olması ve sabahtan onu bırakacak kimse olmayışı beni ve bakıcımızı da çok üzdü. bir gün beraber geldiler iyi oluyor aslında ama ikisinin bakımı zor. Çocuğun sabah erken uyanması zor oluyor. Burak onunla oynamak istiyor uyumuyor.
Okulda 4.sınıf okuttuğum için branş öğretmenlerinin dersleri boş oluyor, m.yardımcısından rica ettim sabah hiç değilse bir iki günümü sabah derslerini boş olmasını, yok ben öyle dememişim tam tersini yapmış.
Bir gün sabahtan boştu gitmiş onuda kaydırmış.
Nasıl sinir oldum tekrar konuşmaya gittim,bana:
_Yapmak zorunda mıyım? demez mi?
Allahım ne biçim tuhaf bir şey ya.
Tabi bu durumda denecek bir söz bulamadım.
_Hiç bişey yapmak zorunda değilsiniz tabi ki deyip çıktım.
Bu durum beni daha da üzdü. Keşke onu muhattap görüpte böyle bir konuşma yapmasaydım.
Geçen hafta bir iki gün kafamı kurcaladı bu mevzu ama geçti atlattım. Sinir olup onu gördükçe gıcık ta olmamaya karar verdim. Herkes hayatta karakterini yaşıyor değişmez şeyleri fazla zorlamamak gerek.
Ama bu dönem bu günler öyle böyle geçecek geriye yapılan iyilik ya da kötülük kalacak.
Yine de çocuğu olmayan biri olduğu için belki bu durumu kullandığımı düşünmüş olabilir diyorum. Anne baba olmayan anlayamaz.
İşte bunlardan sonra etüt çalışması da yapmayarak erkenden çocuğumun yanına gelme kararı aldım. Okul çıkışları artık oğluşumla bol bol gezmeyi planlıyorum nasipse.
İyi haberlerle görüşmek üzere.....




11 Şubat 2009 Çarşamba

İYİKİ DOĞDUN YAVRU KUŞ


































8 Şubat 2007, 12:20…
Dünyama bir güneş doğdu…
Hayatıma gökkuşağının en güzel renkleri demet demet serpildi..
Gözlerim güzelin en güzelini gördü.
Ellerim yumuşağın en yumuşağına dokundu..
Kalbim doyasıya sevmenin tadını aldı..
Gerçekten sevmek buymuş dedi yüreğim..
Geceleri sabaha kadar uykusuzca izledim izledim;
doymadım daha bak dedi gözlerim.
Kokladım kokladım içine çek; derin derin içine çek dedi ciğerim..
Ohhh mis bu mis.. mis gibi değil mis bu..
Göğsüme alıp nefesini dinledim.
Bir an duracak diye korkular doldu içime.
Sanki yorulacakmış gibi geldi nefes alırken.
Yapabilsem dedim onun yerine ben nefes alabilsem.
O yorulmasa..
Minicik ellerine dokundum.
Avcumun içine aldım.
Bütün gücümü onun ellerine bırakmak istedim.
Ağladığı ilk an daha canımı vermek istedim.
Ah yavrum ah yavrum diye kıvrandım onun ağlamasıyla..
O gül gibi dudaklarıyla tebessüm edince bulutların üstündeydim.
O nasıl bir gülüş.
O nasıl bir tad.
Nasıl bir mucize…
Hayat buymuş meğer..
Dünya buymuş..
Annelik buymuş…
Canımdan bir can doğdu..
Yavrum oldu..
BURAK İSMAİL’ im doğdu..
Yaşamaya yıllar yetmez,ömür yetmez, anlatmaya kelimeler yetmez...
Yavrum İYİ Kİ DOĞDUN, İYİ Kİ VARSIN, İYİ Kİ BENİM OĞLUMSUN.
Nice güzel seneler birlikte sağlıkla huzurla geçsin...





6 Şubat 2009 Cuma

ÖPÜCÜĞÜN EN GÜZELİ


Selam uzun süredir sohbetlerinden uzak kaldığım, özlediğim, özlendiğim blog arkadaşlarım.


Hakikaten uzun zaman oldu.


Nerelerdeyim?

Aslında çokta fazla uzaklaşmadım buralardayım. Hayat koşuşturmacası içinde kayboldum desem açıklayıcı olur sanırım.


Karne dönemi yoğunluğu derken tatil ve bir memleket gezintisi sonucu uzak kaldım sizlerden. Arayan soran merak edip uhuuu diye kapı tıklatandan Allah razı olsun.(Emine,Şirin, Zeynep, Rumeysa, Yasemin,Muko)


Bu arada uzun zaman önce YASEMİN beni mimlemişti, nihayet cevaplayabildim.

Bir de RUMEYSA VE YASEMİN de mimlemişler. Çok teşekkür ediyorum.Onu da cevaplıyorum.


En sevdiğim kelime?

Yavru Kuşumun bana "ANNEM" demesi.


En nefret ettiğim kelime?
Nefretle söylenen sözler.


Beni ne heyecanlandırır?
Yeni yerler görmek,yeni hayatların içine girmek, yeni insanlar tanımak.


Heyecanımı ne öldürür?
Uzun zaman emek verdiğim şeylerin beklediğim gibi sonuçlanmaması.


En sevdiğim ses?
Yavrumun sesi.


En nefret ettiğim ses?

Beni kızdırmak için kasten kötü konuşanların sesi. (Kasıtlı kötülüğü hiç affedemem!)


Hangi mesleği yapmak istemem?
Hakim olmak istemem.


Hangi doğal yeteneğe sahip olmak isterim?
Kalbinde sıkıntısı olan herkese huzur vermek,

herkesi sevebilmek,

çaresiz gibi görünen dertlere çare bulabilmek,

çoooook geniş bir yüreğe sahip olabilmek....



Kendim olmasaydım kim olmak isterdim?
Hiçkimse.


Nerede yaşamak isterdim?
İstanbul iyi de, köy hayatını da seviyorum ben. Kararsızım bu konuda.


En önemli kusurum?
Öfkelendiğimde bazen kontrolü kaybedebiliyorum.


Bana en fazla keyif veren kötü huyum?
?.....


Kahramanım kim?
Babam ve oğlum.


En çok kullandığım küfür?
Tüküreyim senin .....


Şu an ki ruh halim?
Aceleci(Burak uyanmadan bitirmeliyim.)


Hayat felsefesini hangi slogan özetler?
İsdediğin gibi ol, rahat ol, mutlu ol, herkesi (enazından çoğunu) sev.


Mutluluk rüyam nedir?
Yavrumun varlığı, sağlıklı,huzurlu,imanlı büyümesi ve onun hayat boyu yanında olmak.


Mutsuzluğun tanımı?
Yavrumun mutsuz olması, ondan ayrı kalmak...


Nasıl ölmek isterdim?
?...

İmanlı.


Öldüğümde cennete gidersem Allahın bana kapıda ne söylemesini isterim?

Sevdiği kullarından olduğumu duymak isterim.

Diğer mim:


Yakınımdaki bir kitap=> Öğretmenin Günlüğü (Yaşanmış Eğitim Öyküleri)


161.Sayfasındaki 5.cümle=> Gelecekte ne olacağımızı bilmiyorduk, liseyi bitirmek üzereydik fakat idealimiz ve hayalimiz yoktu veya hala belirginleşmemişti.


En yakın zamanda yeni haberlerle görüşmek üzere sevgiler.